Eyvah! Duvar Cevap Verdi
Tam duvarlarla konuşmaya başlamış, deliriyor muyum diye korkmaya başlamıştım ki; Arif Verimli hocamız ‘siz duvarla konuşuyorsanız sorun yok ,duvar size cevap veriyorsa işte o zaman bana gelin’ demiş rahatlamıştım . Çok şükür bunca aydır duvarcıklarımla dost, kardeş, eş olduk duvarlardan cevap yoktu. Ama derken bir gece olan oldu!
İşte o gün bugün haftalardır bir türlü başına oturup yazamadığım yazımı yazdım artık hakkınızı helal edin.
Bir yıl önce günlük söylemimize yeni bir kelime girdi, PANDEMİ ve o günden bugüne hiçbir şey eskisi gibi olmadı. İlk önce onlarca kez izlediğimiz bir Hollywood senaryosu gibiydi; Çin de yarasa yiyenlerden çıkan bir virüs sokaklarda düşüp ölen insanların fotoğrafları…Sonra Hindistan, İran derken geldi gelmekte olan virüs Türkiye’de ama olsun Biz Türk’üz ‘bize bir şey olmaz’ var ya fazla da kafaya takmadık. Hatta ilk önlem olarak maske dendi, bedava devlet dağıtacak dendi devlet onu da dağıtamayınca maskeyi de para verip al tak bize pek uymadı. MFö nün ‘maske tak maske tak’ nakaratlı kamu spotu, bir de üstüne maskesiz yakalanana 3500 tl ceza bile ancak bileklerde süs olan maskeyi çene altına kadar çıkarabildi. Ofisler eve taşındı ne ala, karantinalar eve kapanmalar erkekleri mutfağa soktu ne şahane her evde bir ekmek, lahmacun, pizza ustası, Netfilx dizi yetiştiremedi. Yataktan kanepeye kanepeden mutfağa doğrusu ilk dönem pek bir eğlendik…Ohh tembellik ne güzelmiş.
Hatta öylesi tembellik ki,
Milletimizin andı, çocukluğumuz, ülkümüz
TÜRKÜM DOĞRUYUM ÇALIŞKANIM
Her yerden kaldırılıverdi. Sosyal medyadan bi babalandık ama öyle işte fazlasına üşeniriz.
Pandemi de öylesi bir tatil havasında geçer gider sandık.
Ama filmin ikinci yarısı hiç de ilk yarısı kadar eğlenceli değildi!
Her gün çok sevimli bulduğumuz sanki bu yalana dayalı düzenden ayrı bir dünyadan gelmiş gibi sağlık bakanının verdiği turkuaz tablonun aslında kan kırmızı olduğunu anlayana kadar. Çember daralıp corono19 adı verilen, hakkında bir çok komplo teorisi üretilen, kimilerinin hiç olmadığına inandığı adının ölüm olduğunu anladığımız virüs, sevdiklerimizi, ailemizden gördüğümüz ünlü simaları alıp, cenazesine bile katılamadığımız da, etrafımıza maskeleri takıp mesafeye dikkat edin mümkünse evden çıkmayın insanla teması kesin noolur diye adeta yalvarmaya başladık…
Bu bir kıyametti. Hepimizin eşitlendiği sınırlar, ülkeler, ten rengimiz, cinsiyetimiz ayrı olsa da evet hepimiz 8 milyar insan ilk kez birdik dünyalıydık işte…
Bilim insanlarının çaresiz kaldığı noktada Kabe kapatılmış ne bilim ne din herkes kaderiyle baş başa sanarken, ABD yurttaşlarına 1000 er dolar yardım verip kapanmaya gitti. Almanya’da Merkel ‘insanımızın sağlığından daha önemli bir şey yok kira, fatura, gelecek düşünmeyin sağlanacak “ dedi, biz ülkemiz de Cumhurbaşkanının ilk önlem açıklamalarını heyecanla bekliyorduk. İlk açıklama ‘EKONOMİK İSTİKRAR KALKANI’ adıyla açıklandı ve resmen sonumuza ışık tuttu restoran, bar, gece kulüpleri kapanacak. Sinema, tiyatro, okullar kapanacak. Kamu çalışanları esnek, işçiler her gün çalışacak” bu ne dedik ilk şok. Müjdeli haberi sona saklamış meğer reisimiz. ”Bankalarda konut faizleri düşürüldü 500.000 tl olan evlerde peşinat %10 a düşürüldü” işte şimdi şok şok. Hani yardım hani para kira, fatura esnaf, sanatçı garson, komi ?
‘Hayat eve sığar’ sloganımızla kapandık evlere korku dağları bekler, kasada para yok sıkacağız kemerleri, ülkemizin beka sorunu da var ya dış güçler faiz lobisi Soros falan filan neyse o kadar anlamayız biz halkız ama ya insancıklar aç kalacak.Hepimiz aynı gemideyiz ya sıkacağız kendimizi. Sıktık hani Cemal Sürreya’nın dediği gibi
“Nasıl bir his biliyor musun?
Oda çok geniş ama sığamıyorsun
Bak kapı orada ama çıkamıyorsun
Pencere açık ama nefes alamıyorsun”
ÖYLESİ SIKILDIK KENDİMİZİ SIKTIK İŞTE
Sosyalleşme bildiğimiz gibi sokakta, kafede, arkadaşta değil artık sadece sosyal medyada olabiliyordu. Evde yaptığımız ekmeklerin, kedilerimizin falan fotoğraflarını koyup panik atak geçirmekten kurtulup sosyalleşmiş gibi gibi oluyorsak da boğuluyorduk.. Aniden bir gün serap gibi bir instagram fotoğrafında deniz kenarında boğaza karşı spor yapan bir adamla içimize oksijen doldu, ohhh bir ferahlık geldi.
Sonra ya yasaklar sokağa çıkmak yasak, deniz kenarı zinhar yasak ay yine içimiz daraldı boğaza karşı deniz kenarında spor yapmak ne demek? Kim bu adam ?
Sosyal medya ayaklandı hani anlayın işte yeni adalet sarayı ayaklandı.
Duvarla konuşuyoruz duvardan cevap gelmiyor ama oradan gelir ya anında cevap geldi.
“Sakin ol şampiyon evimdeyim”
HACI SABANCI
İşte şampiyon o an anladı ki; virüsün ağa babası gelse, uzaylılar çıka gelse dünya da Nuh tufanı yeniden yaşansa dünyalı falan değiliz, kimse kimseyle eşit falan değil. Biz TÜRKİYE’DE DOĞDUK hep bir elimiz batıda bir elimiz doğuda gerilip duracağız. Belki doğduğu muz topraklar kaderimiz değildir ama seçtiğimiz yönetimler, seçtiğimiz insanlar kaderimiz olmuş…
Yıl 2021 ülkemde ölüm kol gezerken, esnaf batarken müzisyenler intihar ederken, emekli çöpten yiyecek toplarken, dünyada filler tepişip çimenler ezilirken, ne kongresi.ne cenazesi ne siyaset ne din tüccarlığı yakamızı bırakmazken…Hadi neyse vatan haini, terörist damgası yemeden puhu kuşu olmaktan çıkıp, 100 uğurlu kuş olup size doğru kanat çırpayım.
Müjdeler olsun AŞIMIZ VAR. Olmam falan demeyin 128 milyar aşımız yok üç gün sonra o da kuş olur uçar bulamayabilirsiniz. kendinizi garantiye alın aşı buldunuz hemen olun .
Hatta ben de kendimi garantiye alayım fazla uçmadan bu yazı burada bitsin. İstanbul sözleşmesi,montre,kanal İstanbul, kadın cinayetlerine medya yasağı, kadın bakan olmuş insan olamamışlar, aşı olup yasaklı +65 ler,hafta sonu herkes sokakta ben niye evdeyimler,gri pasaport verecek bir belediye başkanı tanıdığında mı yok tüh diye size dedim sustum işte ? Canım duvarlarım size her söylediğimle üzerime üzerime gelmeyin ama! Kime diyeceğim biz bizeyiz işte hep dört duvar senle ben merak etme dost değil miyiz şampiyon derken…….
EYVAH DUVAR CEVAP VERDİ.
Vatan bölünmez. Bayraklar inmez. Ezanlar susmaz.
BİR DOST