Yine, ülkemiz için ‘dostlar alışverişte görsün’ şeklinde göstermelik birkaç etkinlikten başka hiçbir anlamı olmayan bir ‘Dünya Kadınlar Günü’ geldi ya, ben de bu yazımı kadınlara armağan etmeye karar verdim. Ben bu yazıyı yazarken daha günü gelmedi. O gün birkaç etkinlik olur elbet, bir türlü alınamayan haklar istenir, eşitsizlikten yakınılır, kadına şiddet vurgulanır, sesler yüDevamını Oku
Ben hayatı kadınlar erkekler diye ikiye ayırmayı sevmiyorum. Kendimi de, bir başkasını da hiçbir zaman sadece kadın ya da erkek diye diğerlerinden aşağıda ya da yukarıda görmedim. Aklıma gelmedi bu… Ama kadın olmayı hep çok sevdim… Eminim erkekler de kendi hallerinden memnunlardır. Memnunlardır belki ama herhalde kendilerini bir sorgulamaları da gerekiyor öyle değil mi? Çünkü […]Devamını Oku
Babalar ve oğulları BİR kadın var. Çok eski zamanlardan beri tanıdığımız. İhtiyaç duyduğumuz. Kendi öyküsü ve ismi pek de fazla bilinmeyen bir kadın. Bir elinde kılıcı, diğer elinde terazisi, gözleri kapalı bir kadın… Adı Themis. Antik Yunan’daki adalet tanrıçası. Elindeki kılıç, adaletin verdiği cezaların caydırıcılığını ve gücünü, terazi ise adaletin dengeli bir şekilde dağıtılmasını simgeliyor. Themis […]Devamını Oku
DUYGU ASENA ” 8 Mart’larda kadınlar hatırlanıyor. Erkek ve erkek kafalı kadın politikacılar çıkıp kadınları kutluyor. Sanki kutlanacak bir şey varmış gibi.” Geçmiş Kadınlar Gününüz kutlu olsun 1978’de Kadınca Dergisi çıktığında ve bu dergide kadın-erkek eşitsizliğinden söz edildiğinde kimilerince yadırganmıştık. Sanki gerçek olmayan durumlardan söz ediyormuşuz gibi şaşırıyor, bizi sert buluyorlardı ki, Kadınca radikal […]Devamını Oku
“Gittikçe çığrından çıkan evlilik programları ve bu programlara katılımcı sayısının fazlalığı ülkenin kültür seviyesinin en büyük göstergesi.” Gündüz özellikle kadınlara yönelik programlar artık “Kardeşim elinde kumanda var istemiyorsan değiştir” faslını çoktan geçti. Seviye su basmanı civarında… Televizyon “aptal kutusu” tanımlamasını hiç bu kadar hak etmemişti. İşin fenası bu bayağılık Devamını Oku
14 ŞUBAT SEVGİLİLER GÜNÜ’NDE 14 Şubat bahane elbet… Bir haftadır edebiyat dünyasının aşk mektuplarına daldım. Yazar ve şairlerin çoğu aşka âşık, bir bölümü tüm aşklara aynı kadının adını vermiş… İnanın bu okuma, yaşadığımız pisliklerden uzaklaşmak için harikaydı. Bir de baktım, sizlerle paylaşmak istediğim yüzlerce sayfa birikti. Bu köşeye her birinden ancak birkaç cümle Devamını Oku
Zımba gibi delikanlı. Sofya’da o sırada. Görev icabı. Henüz yeni taşınmış, pek arkadaşı yok, Bulgaria pastanesine tek başına oturuyor, etrafı tanımaya çalışıyor, akşamları operaya filan gidiyordu. Gene böyle bir şubat günü… Şehir Kulübü’ne davet edildi. İşte orada tanıştılar. Adı, Dimitrina’ydı. Kısaca, Miti diyorlardı. Çok güzeldi. İsviçre’de müzik eğitimi görmüştü, üç lisan biliyordu. Sosyetenin en Devamını Oku
Bazen insan kararsız kalıyor. Sanki fikirsizmiş gibi, aynı şeyi savunabiliyor da yerebiliyor da… Benim kararsız kaldığım önemli konulardan biri şu Irak savaşı meselesi, öteki de Sevgililer Günü! Sorunların savaşla çözülmesi inancına, savaşlarda ölmeye, öldürmeye karşıyım ama Saddam gibi bir diktatörün bir ülkenin, hatta dünyanın kaderinde önemli rol oynayabilmesine de karşıyım, buna bir çözüm bulamıyorum… Sevgililer […]Devamını Oku