İnsan Hakları Yoksa Hiç bir Hak YOK 8 Mart dünya kadınlar gününe Kadınca’ nın 45. Yılında dünden bugüne nasıl köprüler atabiliriz Duygu Asena’ın “Ayşe’ler uyanın Ali’leleri uyandırın” manşetinin altından çok sular geçmiş dünya ‘Yeni Dünya’ kurmanın peşindeyken biz hala kadına şiddet nasıl biter cinsiyet eşitliği medeniyetine nasıl dikkat çekeriz Devamını Oku
“Siyaseti Güzel de Kötü de Yapan Siyasetçidir” İnal Batu ile 2006 yılında tanıştım. Biz gazetecilerin en sevdiği siyasetçilerin başında yer alırdı. Ne zaman arasak o tok sesi ve saygı, sevgi dolu davranışıyla hep olumlu cevap alırdık. “E hadi gel” derdi. Ne soracaksın diye sormadan. Çünkü İnal Batu’da her şeyin cevabı olurdu. Sürekli kendi kendimize bir […]Devamını Oku
Cumhuriyet’in kazanımlarının kapısına kilit vurmanın acısını, aşıda dışa bağımlı olarak iki yıldır çekiyoruz. Refik Saydam Hıfzıssıha Enstitüsü açılsın. Aşı üretimimizi biz yapalım. Bir imza bir damla su ve sel olup çağlayalım. Kurumumuzun kapısı açılsın. Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı veya Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü Türkiye’de yaşayan halkın sağlığınıDevamını Oku
SAYFALARI ATLARKEN Bir ülkede, sahipsiz olmak başımıza gelebilecek olayların en kötüsüdür. Herhalde bir yakını rahatsızlanıp, ambulansla acile kaldırılırken o çaresizliği yaşamamış insan çok azdır. Allah yaşatmasın da zaten. Bir hasta bakıcı, doktor, hemşire vs tanıdığınız yoksa vay halinize! O zaman hastanede sahipsizsiniz işte! Bürokrasinin hayatımızda ki etkisini, benim ülkemde tüm kamu ve kuruluşlarında yaşarsınız. […]Devamını Oku
BACIYAN-I RUM (ANADOLU BACILARI) KAYSERİ’DEN DÜNYAYA AÇILAN PENCERE ANADOLU’DA KADINLARIN YÜKSELEN SESİ BACIYAN-I RUM (ANADOLU KADINLARI) YERİ GELDİ HALI TEZGAHLARININ BAŞINA OTURDULAR, YERİ GELDİ NİNNİLERLE UYUTTULAR BEBELERİNİ YERİ GELDİ, TOPRAKLARINI İŞGAL EDEN MOĞOLLARA KARŞI ERKEKLERİYLE OMUZ OMUZA SAVAŞ VERDİLER. Uyuyor Kızılırmak, sırtını Güney’e dayamış, yorgun uyuyor Kızılırmak. Bir dağ, bulutları deldi. Başkaldırdı. Göğe yükseldi dört […]Devamını Oku
KAPI “Sakın kapıyı aralık bırakmayın; farkına varmadan ardına kadar açılır.” Mustafa Kemal Atatürk Kapı filmini, izlemeye fırsat bulamamıştıDevamını Oku
1967 Şubat ayazı… Geceme düşen bal peteği zehri ve çocuk ruhumdan akan dizeler. 1985 yılına kadar bekledi şiir. Ağabeyimin babamın yanına sıralanmasıyla bitti. Sustum şiir konuşsun. BABAMA babam tadı damağımda baldı o sabah kalkamadı peteklerden akıttın zehrini tanrım gözlerimde ölüm ağırlığı annemin yangınına koştum deli rüzgar gibi dolanıyor annemin sesi taş duvarlar […]Devamını Oku
PARAN VAR MI HAVVA ? Hayatın ritminin, daha çok mahalle aralarında attığı dönemlerde çocuktuk. El alem ne der korkusuyla büyütülen dört kız ve bir erkekten oluşan toplamda beş kardeştik. Annem babam bizi o dönemlerde alnının akıyla büyüttüler. Babam bir sanatçıydı. Evlerin kapı ve pencerelerine ruh verirdi. Bazen Atölyede mola saatinde, çay içerken çay tabağına da […]Devamını Oku
BİR KÖPEKTEN ÖĞRENDİKLERİM Platon’un Şölen eserinde Aristophanes “ Eskiden dünya erkek ve kadından değil, erkek-erkek, erkek-kadın ve kadın kadından oluşurmuş. Yani günümüzde ki iki kişilik malzemeyle bir kişi ortaya çıkarmış. Herkes bundan memnun bir halde yaşarmış. Fakat Tanrı kılıcını kaptığı gibi hepsini ikiye bölmüş. Muntazam bir şekilde ikiye ayrılmışlar. Bunun sonucunda dünyada yalnızca erke ve […]Devamını Oku
Foseptik Çukuruna Neden Ciğer Asılır? Kıssadan Hisse ” Özellikle gurbette yaşayan memur aileler, okulların tatile girmesiyle birlikte köydeki evlerine gider, tatili orada geçirirler. Köy yerlerinde altyapı olmadığı için foseptik çukuru olur. Yaz tatili bittiğinde, evden çıkmadan önce, aile tüm hazırlıklarını tamamlar ve en son bir kuzu ciğerini de ipe bağlayıp, tuvaletin çukurunun üzerine asardı… Temmuz […]Devamını Oku