ALTIN VURUŞ SANDIKTA!

ALTIN VURUŞ SANDIKTA!

Yalan dünyaymış…

Dünyanın nesi yalan… Doğduğun gün, öleceğin belli…

Ölmeyecekmiş gibi yaşayan hırsla, ihtirasla,yalana bulanan insan ;

Dünya döner durur milyon yıldır o bile insanların belirlediği zaman birimi,

Dünya yörüngesinde dönüyor… Dünyalının ekseni kaymış.

Dini imanı insanlığı yalan olmuş;

Müslümanlık, senin inancın dışındakilere cihat

Allah  Allah diyerek kafa kesmek mi?

Yahudiler desen, Filistin i gör yeter!

Haçlı seferleri  artık tv deyse eğer   Borges diye bir dizi izledim

İlk İspanyol papanın nasıl papa olduğunu anlatan

Bir iğrençlik,

Din en büyük sermaye olmuş yalana, talana,

İnançlarımızı bile parayla, petrolle, kanla talan ettiler…

KUARN-KERİM   “OKU” DİYE BAŞLAR!

Ama bugün geldiğim noktada keşke okuduklarımı okumasaydım, dünyadan bi haber  hülooooğ diye mutlu mutlu dolaşsaydım der oldum

Marks’ı,Nadir Nadi’yi,Simone De Boviar’ı,Yaşar Kemal’i,Duygu Asena’yı,Borges’i okumasaymışım

Hatta Suç ve Cezayı  Raskolnikovu hiç beynime sokmasaymışım,

Hele,hele

Atatürkün gençliğ e hitabesini,

HİÇ OKUMASAYMIŞIM

O zaman,

Gün bugün diyen insanlara bakınca

Yüreğim bu kadar acımaz,

YALAN DÜNYA DEYİVERİP  SUSARDIM…

Gerçekler, korkulu rüya artık

Cehalet öylesine hızlı prim yaptı ki ne olduğunu kimse anlamadı.

Göz boyama bir sanat,

aydın sandıklarımız,sanatçımız diye bağrımıza bastıklarımız  karanlığın kölesi oldular

Ama  hala bir umut, derim ki;

Halktan aç değilsiniz be

Televizyonda bir programa, bir gazetede köşeye ilişmeye bir yalı katına bir jipe gidivermeseydiniz be,

Hele hele erk güçten düştü diye son dakika kalem kabadayılıklarınız artık hiç sökmez,

Dürüst gazetecilik uğruna yıllardır hapis yatanlar, işsiz kalanlar yazdıklarınızdan tek şey anlıyor;

Alooo babacığım…Aloooo Fatih

Son pişmanlık faydasız… Bkz;

Benim aslan gibi bacım hangi kanallarda sürünmedi,

Her kes aynı anda dine imana geldi,

türbanlı şirinlik pozları yetmedi  sırmalı ehramlarla havalanında umre pozları

anlayacağınız hep bir poz,hep bir aralardan sıyrılma çabası

En delikanlı ablamız demir attı hırsızlara

En akıllımız, makine kafamız

O hele, kimseye yaranamadı ne yapsa suç

Sosyalist Enternasyonelle gelip Kevser suresiyle gidiveriyor

Sanatı memleketten toptan kaldırmaya hazırlananlara, karşı çıkanlarsa artık

terörist diye anılıyorlar…

Gık deseler Demoklesin kılıcı tepelerinde.

Sanat tarihi mağara insanlarının mağara duvarlarına çizdiği mamutlarla başlar…

Saray soytarılarının en ünlüleri 3. Murat zamanında  ki ,Nasuh ve Cuhud  adlı cücelerin zeka oyunlarıyla  yolsuzluk cezasından,  kırbaçlanmaktan kurtulmasıyla devam eder…

Bugün, çıkarları ters düşenlerin birilerini aşağılamak için kullandıkları “Haşhaşi” bunlar dedikleri

Esrar içilip, suikastlar düzenlen bir dönemi  sembolize eder ki;Gündem olana kadar Hiç bilmezdik haşhaşi dönemi falan…

Bilmezdik çünkü; Resmi tarih hırsızları yolsuzları halklar sanatçılarını unutmaz

Haşhaşi döneminden de günümüze bir isim nesillerdir bilinir,bilinecek…

O da bir sanatçı, dönemin en önemli şairidir…

Ömer HAYYAM

Bugün,

Koskoca, Ömer Hayyam yalan olmuş size mi kalacak bu dünya?

Hani diyorum hepimiz haşhaşi durumunda başlar ayak ayaklar baş olmuş birbirimizi yiyoruz ya

Bu destan yazan polisler bize biber gazı yerine haşhaşlı gaz  şiittiriyor olmasın…

Maşallah herkeste bir rehavet..

İnşallahlar,  Maşallahlar  ninni gibi…

Her şey güzel olacak masalıyla uykudayız. Uykunun en ağır devresinde girermiş eve  hırsız.Ya ışıkları yakar hırsız uyumadığını  anlar kaçar…Ya da çalacak ne kaldı ki der yorganı çeker uyumaya devam edersin.

SANDIKTA Kİ  SON VURUŞ

ALTIN VURUŞ.

MEMLEKETE MİLLETE HAYIRLI OLSUN